TOSFED son günlerde kamuoyunda tartışılan İstanbul Park ile ilgili açıklamada yayınladı.
TOSFED’in açıklaması şu şekilde:
“Dünyanın sayılı tesislerinden, her organizasyonda sporcuların tasarımından övgüyle bahsettiği, Sayın Cumhurbaşkanımızın büyük bir vizyonla 18 sene önce ülkemizin sporcularına kazandırdığı, cumhuriyet tarihinin en büyük spor tesisi İstanbul Park 10 yıl 10 ay 17 gündür Türk Sporu’na ve sporun her branşındaki milli sporcularının erişimine kapalı.
İlginizi çekebilir
Bir ülke hayal edin, o ülkede sadece tek bir adet olimpik yüzme havuzu olsun ve o havuz o ülkenin milli sporcularına kapalı, sadece eğlence amaçlı gelen ve giriş ücretini ödeyen yerli yabancı misafirlere açık. İşte ülkemizde tesisi olmayan Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu’nun ve Başkan Eren Üçlertoprağı’nın haklı isyanının sebebi bu. Başkan durumun vahametini 7 maddede özetliyor ve yetkililere Türk Sporu adına çağrıda bulunuyor.
Pistin Sözleşmesi 2 Ay Önce Sona Erdi
İstanbul Park’ta bulunan şirketin kira sözleşmesi 18 Temmuz 2023 tarihinde sonra ermesine rağmen kiracı şirket, pistteki ticari aktivitelerini aralıksız olarak sürdürmeye devam ediyor.
Yüzlerce Milyon Liralık Kamu Zararı Söz Konusu
300 futbol sahasından büyük alana yayılan tesis, bahsi geçen şirket tarafından spora hizmet etmek yerine, şirketin genel merkezi de dahil olmak üzere farklı ticari amaçlarla ve lojistik üst olarak kullanılıyor. Tuzla’da İstanbul Park’ın 100’de 1’i boyutundaki depolar aylık 7 milyon TL civarında kiralanırken bu dev tesisin aylık kirası sadece ise 3 milyon 600 bin TL. Günümüz şartlarında şirketin bu kirayı tek günlük organizasyonlarda kazandığı ise konunun uzmanları tarafından teyit ediliyor.
Dünyanın Sayılı Spor Tesisinden, Açık Oto Pazarına oradan da TESLA PARK’a Uzanan Hikaye
Söz konu şirket pistin kullanım hakkını aldığı günden bu yana İstanbul Park, devletimizin öncelikli amacı olan Türk Sporu’na hizmet etmesi dışında pek çok ticari faaliyete ev sahipliği yaptı. Bunların arasında belki de en manidarı, başta ikinci el otomobil satışı içi kurulan açık oto pazarıydı. Zira bu şirket pist spor faaliyetinden ziyade otopark olarak kullanmayı önceliklendirmiş ve uzaydan gözükecek şekilde pisti açık oto pazarına çevirmiştir. Geldiğimiz noktada, günümüzde bu şirket İstanbul Park’ı yerli ve milli gururumuz TOGG’un en büyük rakibi TESLA otomobillerinin satış öncesi geçici parklanması ve teslimi için kullanmaktadır. Uzun lafın kısası, Türk mühendis ve yarış pilotlarının TOGG’un gelişimi için kullanabileceği İstanbul Park, TOGG’un rakibinin lojistik üstü durumundadır.
İstanbul Park Milli Sporculara Kapalı
Dünya ve Avrupa şampiyonluklarına imza atmış, Türk bayrağını dünyanın dört bir yanında göndere çekmiş sporcularımız kendi tesislerine giremiyor, antrenman yapamıyor ve uluslararası organizasyonlarda halkımızla buluşamıyor. Ayhancan Güven, Cem Bölükbaşı, Ali Türkkan ve daha onlarca sporcu henüz İstanbul Park’ta tek bir tur dahi yarışabilmiş değil. Bu sporcularımızın yarışmak ve antrenman için gidebilecekleri en yakın pist ise Yunanistan’da yer alıyor. A Milli Futbol takımımızın maçlarını Yunanistan’da oynadığını düşünün, durumun vahametini anlayacaksınız.
Otomobil Sporu Yaptığını Zannedip Otomobil Fuarı Yapan Zihniyet
Söz konusu şirketin spor ve özellikle de otomobil sporları önceliği olmadığından, pistin spora kapalı olduğu gibi sponsor markaları ve halkımızı da spordan soğutmaktadır. Geride kalan 10 senede gerçekleştirdiği çoğu organizasyonda türlü zorluklara mahkum edilmiş İstanbul halkı, keyfi uygulamalar sebebiyle ne vaktinde piste giriş yapabilmiş ne de saatlerce pistten çıkabilmiştir. Bu hafta sonu gerçekleşecek etkinlikte de önceki yıllarda olduğu gibi pistin inşa amacına hizmet eden tek bir aktivite bulunmamaktadır. Söz konusu etkinlik sponsor markalara araç sergileme imkanı tanıyan bir organizasyondan öteye gitmemekte ve içerisinde tek bir resmi yarış organizasyonu bulunmamaktadır. Bu haliyle açık oto fuarından farksız olan etkinlik, gerek firma ve sponsorlardan alınan katılım ve m2 başına kira ücreti gerekse halktan alınan fahiş otopark ücretleriyle pistin birkaç aylık kirasını tek hafta sonunda finanse etmektedir.
Ülkemizin Tanıtımı ve Spor Turizmi Önündeki En Büyük Engel
Pistin kiracısı söz konusu şirketin önceliği spor olmadığından, ülkemizi dünyaya tanıtacak uluslararası organizasyonlar Türkiye’ye gelemiyor. Bu da ülkemiz ve İstanbul’umuzun tanıtımı ile spor turizmine büyük darbe vuruyor. Benzer pistler senede ortalama 10 farklı uluslararası organizasyonda milyonlarca seyirci ağırlarken, isminde İstanbul geçen pistimizde son 2 senede yapılan tek bir uluslararası organizasyon bulunmuyor.
Formula 1 Takviminin Gözdesi İstanbul
İstanbul ve İstanbul Park; sporun ve sporcuların piste erişiminin önündeki engel kalkması halinde, Formula 1 başta olmak üzere Türk Sporcusunun yarıştığı uluslararası yarışlara uzun dönemli ve kalıcı olarak ev sahipliği yapabilir. Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu yönetiminde İstanbul Park, doğru planlama ve İstanbul’un eşsiz konumu sayesinde benzer pistlerin çok üzerinde seyirciyi İstanbul’da ağırlayabilir.
Peki Çözüm Ne?
Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu bünyesindeki profesyonel yönetim kadroları ile tesisin yönetimine aday olduğunu her fırsatta yineliyor. Gençlik ve Spor Bakanımız Sayın Dr. Osman Aşkın Bak’ın da her zaman olduğu gibi sporun, sporcunun ve federasyonun yanında olduğunu, bu güzide tesisin Türk Sporu’na kazandırılması adına harekete geçtiğini biliyoruz. Kendi öz kaynakları ve özel sektör iş birliği ile pisti Türk Sporu’na kazandırmaya ve gerekli olması halinde ihaleye girmeye de hazır olan federasyon, devletimizin uğradığı zararı sonlandırmak ve ülkemizi dünyaya tanıtmaya hazır. Tek bir şirkete ve tek bir şirketin ticari menfaatlerine hizmet etmeye mahkum bırakılmayacak kadar değerli olan İstanbul Park; Gençlik ve Spor Bakanlığımızın himayelerinde, otomobil sporlarına ek sporun her disiplininden, özellikle de olimpik branşlarımızdan binlerce gencimize hizmet verecek bir tesis olarak kullanılabilir. Bakanlığımızın vizyonu ve liderliğinde, söz konusu şirketin 2 aydır devam etmekte olan haksız işgali sona erdirilerek, İstanbul’a yepyeni bir kompleks, şampiyon sporcularımıza ev sahipliği yapacak bir olimpiyat köyü kazandırılabilir. Geriye pistin sahibi Kültür ve Turizm Bakanlığımız ve sayın Bakanımız Mehmet Nuri Ersoy’un tek bir imzasıyla bu işgali sonlandırmak kalıyor. Bu imza sadece devletimizi 10 yıldır devam eden zarardan kurtarmakla kalmayacak, Türk Sporu’nun önündeki en büyük engellerden birini kaldırarak, İstanbul Park’ın kapılarını Türk Sporu’nun ve otomobil sporlarına ilaveten farklı spor branşlarındaki sporcularımıza ve halkımıza daimi olarak açacak
Son yorumlar