Volvo üzerindeki ölü toprağını yeni nesil XC90 ile atmıştı. Üst orta sınıf sedan S90, bu atılımın ikinci adımıydı. Yeni nesil XC60’la üçüncü büyük adımını atan Volvo, marka imajını üst seviyeye taşımaya devam ediyor.
Volvo, premium Alman markalarıyla olan rekabette elini güçlendirmeye devam ediyor. Yeni XC60, bu anlamda İsveçli markanın ürün gamındaki en önemli silahlardan biri olacağa benziyor. İlk nesliyle de Avrupa’nın en çok satılan SUV modellerinden biri olan XC60, ikinci nesliyle bu çıtayı daha da yukarı taşımış. Yeni XC60’ın önemli özelliklerinden biri yerini aldığı modelin aksine tüm motorlarda dört tekerlekten çekişle sunulacak olması. Yani ikinci nesilde önden çekişli bir XC60 göremeyeceğiz. Volvo Cars’ın 2016 yılında lansmanı yapılan 90 serisi modelleri; XC90 ve S90 gibi yeni XC60 da Volvo’nun yeni dönem teknolojileri arasında yer alan SPA platform üzerine inşa edilmiş. SPA platformu modele; doğru gövde orantıları, mevcut alanın mükemmel kullanımı, yeni bir süspansiyon ve şasi gibi benzersiz özellikler sunuyor.
İlginizi çekebilir
Yeni XC60’ın tasarımına baktığımızda ağabeyi XC90’la çok benzediğini görüyoruz. Bir çok açıdan daha küçülmüş bir XC90 gibi duruyor. XC90’ın boyutları bazı açılardan onu hantal gösteriyordu. XC60 ise bu tasarım stiline daha iyi oturmuş gibi duruyor. Kompakt boyutları XC60’ı daha dinamik ve yakışıklı göstermiş.
XC60’ın iç mekânı da XC90 ile benzeşiyor. XC60’ta da, aynı iç mekânın biraz daha kompakt bir versiyonuyla karşı karşıyayız. Aracın kalite algısı neredeyse hiçbir noktada büyük kardeşlerinin gerisine düşmüyor. Elinizin erişebildiği her nokta iyi malzemelerle kaplı, görebildiğiniz her yer özenli. Ahşap, deri ve metal gibi farklı materyaller bir bütün halinde ve aralarındaki geçişler hatasız. Vites kolunun hemen arkasındaki marş düğmesi ve sürüş modlarını seçmeye yarayan düğme oldukça şık duruyor. Ortadaki ekran, otomobille ilgili tüm fonksiyonları barındırıyor. Menülerin yerleşimi ilk bakışta kafa karıştırıyor, ancak bir süre kullandıktan sonra alışıyorsunuz. Konsoldaki fiziksel düğmeler ses siteminin birkaç fonksiyonu, cam rezistansları ve dörtlü flaşörlerle kısıtlı. Sürüş esnasında bu ekrana hükmetmek için dokunmatik düğmeleri kullanmak biraz zorlayıcı oluyor. Volvo XC60’ın XC90’a kıyasla küçük olması, ağabeyindeki fazladan bir sıra koltuktan feragat etmenize sebep olsa da içerideki ferahlığı pek etkilemiyor. Arka yaşam alanı, orta sınıf bir SUV için yeterince geniş.
Test otomobilimizdeki D4 motor, 4250 d/d’de 190 HP güç ve 1750-2500 d/d aralığında 400 Nm tork üretiyor. Durağan halden 100 km/s hıza 8.4 saniyede çıkan otomobil fabrika verilerine göre 205 km/s’lik bir maksimum hıza sahip. XC60, motorun ürettiği gücü sekiz ileri tork konvertörlü bir şanzıman aracılığıyla dört tekerleğine birden gönderiyor. Şanzıman rahat sürüşlerde fazlasıyla konforlu ve vites seçimleri çok yerinde. Temponuzu arttırdığınızda da size ayak uydurmakta güçlük çekmiyor. Hem otomatik hem de manuel modda vites geçişleri hızlı.
Dört tekerlekten çekişli XC60’ın sürüş performansı rakipleri kadar dinamik değil. Bir SUV için yol tutuşu başarılı ancak Porsche Macan, BMW X3 ve Range Rover Velar gibi rakipler burada çıtayı çok yukarı taşıdı.
Yazı : Talha Özkaya
Fotoğraf : Alp Emre Göksel
Son yorumlar