Mercedes-Benz’in taşıyıcı modellerinin başında gelen C-Serisi, 6500 değişen parçayla birlikte ağır bir makyaja girdi. Yeni motor seçenekleri, multimedya sistemleri ve tasarım detaylarını Lüksemburg’da yapılan dünya lansmanında inceledik…
Evet, haklısınız. Alman markaların pek çoğunda “acaba ne değişti” algısını yaratacak kadar az yeniliğin olduğu modeller görüyoruz. Stuttgartlı üreticiyse değişim yönünde adım atmaktan çekinmiyor. Tasarım yönünde asla ama asla radikal bir değişiklik yok. Tamponlar yeni, LED’ler tazelenmiş. Bu size muhtemelen yetmeyecektir. Ama elektrikli otomobillerde olan teknolojinin bir parçası bu C-Serisi’ne entegre edilmiş desem belki ilgi biraz yükselir. Nasıl mı? 1.5 litrelik yeni benzinli ünitede EQ Boost adı verilen 48 Volt beslemeli ve kayışla tahrik edilen marş jeneratörlü, 10 Kw’lik bir ek güç üretene elektrik motoru var. Bu sayede 1.5 litreden toplamda 184 HP güç ve 280 Nm tork çıkmış. Isınmaya başladık mı? C 200 karma tüketim olarak 6.8 lt /100 km’lik bir tüketim sunuyor. Test sürüşümüzde 1.5 litrelik motoru kullanma şansımız olmasa da dört tekerlekten çekişli aktarma alternatifinin sunuluyor olması ( Türkiye’ye muhtemelen siparişle getirilecek) heyecan verdi. Şu ana kadar 9.5 milyon kişinin satın aldığı C-Serisi’nin şimdilik serideki en üst versiyonu olan AMG C 43 ile Lüksemburg’dan Almanya’nın limitsiz yollarına atıyoruz kendimizi. Direksiyon, süspansiyon, motor uyumu iyi. Şanzıman dokuz ileri çift kavramalı fakat kullandığımız en seri olanı değil. Motor sesini yükseltmek isteyenler için vitesin hemen yanındaki butona basmak ve aracı kamçılamak mümkün. C 200, C 220 d ve C 400 sürekli dört tekerlekten çekiş sistemi 4Matic ile donatılıyor. Her türlü yol koşullunda üstün yol tutuş sunan sistem yüzde 45 ön ve yüzde 55 arka tork dağılımıyla sürüş güvenliğinden ödün vermeden, üstün sürüş dinamikleri sağlıyor. AMG C 43’te standart olarak sunulan dört tekerlekten çekiş sistemi yüzde 31 ön ile yüzde 69 arka olmak üzere daha da arka aks ağırlıklı yapısıyla sportif ve dinamik sürüşü destekliyor.
İlginizi çekebilir
C-Serisi ilk olarak 1982 yılında o dönemki adıyla Mercedes-Benz 190 (W 201) olarak yollara çıkmıştı ve o günden bugüne kendini geliştirmeye devam ediyor. AMG versiyon sürüş keyfini yükseltiyor öte yandan teknolojik yönden de gelişimler söz konusu. Mesela cabrio versiyon 50 km/s hıza kadar üstünü kapatabiliyor, klima GPS uyumlu yani bir tünele girmeden tüneldeki kötü havanın içeri gireceğini hesaplayarak klimaya müdahale edebiliyor. 650 metre menzilli Ultra Range uzun far özelliğine sahip Multibeam LED farlar kullanıma sunuluyor. Yenilenen S-Serisi’nin ekran konsepti ile donatılan yeni C-Serisi, isteğe bağlı olarak Classic, Sport ve Progressive olmak üzere üç farklı stilde tamamen dijital bir göstergeyle donatılabiliyor. İsteğe bağlı olarak 1920 x 720 piksel çözünürlüğe sahip, 12.3 inç büyüklüğünde geniş dijital bir gösterge ekranı devreye giriyor. Yenilikçi ve son derece modern ekran tasarımı, dedğimiz gibi üç farklı stil alternatifine sahip.
İç mekândaki kalite algısı yüksek. Malzeme kalitesi ve kullanılan deri ile ahşap dokunuşlar C-Serisi’nin premium algısını geliştiriyor. Koltuklar çok başarılı, özellikle de AMG versiyonda sizi sıkı sıkı sarıyor. Test sürüşü sırasında kullanma imkânı bulduğumuz cabiro versiyon da dört mevsim kullanım için kafalıklardan sıcak hava üfleyerek sizi mutlu ediyor. Yani C-Serisi bildiğiniz gibi, konforlu, keyifli ve şık.
Yazı: Volkan Demirkuşak
Lüksemburg
Son yorumlar