Lüks otomobil kavramında Amerika’nın tercih listesinin başında bulunan Lexus, Avrupa’da da elini güçlendirmek istiyor. Daha çok Amerikalı kullanıcıların beklentileriyle geliştirilmiş yedi kişilik lüks SUV RX L’yi İsviçre’de kullandık.
Hibrit teknolojisi deyince akla ilk gelen Toyota, Toyota ve lüks kavramlarının bileşkesi ise Lexus. Türkiye’ye adım attığından itibaren adından söz ettiren markanın, oturmuş Alman rakipleri karşısındaki pozisyonu zor olsa da Amerika’daki başarısından istifade etmeyi hedef ediniyor. Yüksek satış hedefleri zaten yok, farklı bir kitleye hitap etmeyi planlıyor, o nedenle Lexus’un vurguları hep farklı. Şu ana kadar kullandığım hiçbir Lexus’ta yüksek performans ilk söylem olmadı. Hep lüks, konfor, hibrit, tasarım öne çıkan noktalar. RX L, yedi kişilik ailelerin ihtiyaçlarına cevap vermeyi amaçlayan ve yukarıda saydığım DNA’lara sahip bir SUV. Standart versiyondan 110 mm uzatılmış bir arka aks daha geniş iç mekânı hedefliyor. Beş metreyi aşan uzunluk, sert bir ön panjur, şık ön tasarım, geniş oturma alanı… Dışarıdan bakıldığında çizgiler oldukça keskin, özellikle diğer Lexus modellerinden de tanıdık olan ızgara bakışları sertleştiriyor.
İlginizi çekebilir
İç mekâna geçiyoruz. Koltuklar rahat, direksiyon ele oturuyor fakat ne bu sınıfa ne de Lexus’a yakışmayan bir ön konsol, onun yanı sıra alışması bir hayli zor multimedya ekranı butonunu ‘acilen değişmesi gerekenler’ listeme ekledim. Aslında 12.3 inçlik multimedya ekranı tam anlamıyla bir dev, görüntü kalitesi oldukça iyi ama mouse benzeri kumandası alışkanlık gerektiriyor. İç mekândaki genel işçilik üst düzey, malzemeler de öyle. Arka koltukların diz mesafesi başarılı ana üçüncü sıra çocuklar için. Biraz deneme yapsam da yetişkinlere göre olmadığını hemen anladım. Bir tuşla koltukların katlanıyor olması çok pratik. Toplam bagaj hacmi 1656 litre. Lexus’un üzerine düştüğü ‘kendi kendini şarj eden hibrit’ sistemi 3.5 litrelik bir benzinli motorla kombine ediliyor. Tüketim oldukça düşük, klasikten uzak bir şanzıman sistemi kullanan Japonlar bu işte tutucu. 20’nci yılında 2.7 milyon adetlik satışla buraya gelen ve yedi kişilik oturma düzenine kavuşan RX L, Türkiye’de haziran ayında satışa sunulacak. Çok düşük adetli bir hedefinin olması onu zaten fazlasıyla niş yapıyor. Yedi kişilik SUV rakipleri Audi Q7 ve BMW X5’e göre çok sakin, huzurlu bir sürüş vaat ediyor.
Hayatımda gördüğüm en sessiz cam kapanışına şahit olduğum otomobillerden biri. Eğer araç elektrikli sürüşle yola devam ediyorsa acilen ‘sert bir müzik’ açma hissiyatına kapılıyorsunuz, biraz hareket şart. Motor 3.5 litre olmasına rağmen çok da dinamik olma heveslisi değil. V6 sesi iç okşayıcı. 313 HP’lik ünite 5.9 lt/100 km’lik fabrika tüketim değerini zorlayabilir. Biz 6.5-7.0 lt/100 km civarlarında ilerledik. Sürekli dört tekerlekten çekişli olması tutunma konusunda RX L’yi istekli yapıyor. Ama başta da dediğim gibi bu otomobil, konforlu, farklı, prestijli, sessiz ve huzurlu yolculuklar yapmak için. Dinamizm, performans gibi beklentileriniz varsa rotanızı değiştirin.
Sonuç
Geniş ailelere
Lexus’un RX L ile ciddi bir satış hedefi yok ama konforuna düşkün geniş aileler için ideal bir seçim olabilir. Kabini oldukça ferah. Kendi adıma multimedya kumandasına alışamadım ama genel olarak kalite üst düzeyde. Performans iddiası olmasa da tüketimi şaşırtıcı şekilde düşük.
Yazı: Volkan Demirkuşak
Zürih, İsviçre
Son yorumlar