Koleos ilk nesli ve ardından gelen makyajlı versiyonla hiçbir zaman umduğunu bulamadı. Fakat bu sefer şansı hayli yüksek.
Renault ilk olmasa bile, geçtiğimiz yıl tanıttığı Kadjar modeliyle birlikte SUV pazarında “artık bende varım” diyerek hızlı bir giriş yaptı. Nissan ittifakıyla birlikte geliştirilen bu modelin ardından biraz daha büyük bir model olan Koleos’un adı yeniden anılmaya başladı. Yeniden diyorum çünkü 2006 ile 2011 yılları arasında bu otomobil üretilmiş ülkemizde de satılmıştı. Fakat ne ilk jenerasyon, ne de ardından gelen makyajlı Koleos hiçbir zaman aradığını bulamadı.
İlginizi çekebilir
Şimdi ise Renault yeniden Koleos’u üretme karar aldı. Aslında ilk bakışta akıllara şu soru gelebilir. Neden Kadjar varken marka Koleos’u üretme ihtiyacı duydu? Özetlemek gerekirse, iki model de Renault -Nissan ittifakının ürünleri ve Qashqai ve X-Trail nasılsa burada da durum farklı değil. Koleos’a dıştan bakıldığında markanın yeni tasarım dili otomobilin birçok detayında fark ediliyor. Ferah iç hacmi kabine bindiğiniz anda hissediliyor ve Koleos, D-segmenti bir SUV’dan beklenen tüm özellikleri bünyesinde barındırıyor.
X-Trail’in yedi kişilik olmasının aksine Koleos beş kişilik oturma düzeni sunuyor. Bu da 289 mm’lik arka diz mesafesi ile sınıfının en iyisi olarak karşımıza çıkıyor. Koleos kaputunun altında 1.6 lt’lik dCi bir motora yer veriyor. Bu ünite 130 HP gücünde ve bu otomobili rahatlıkla taşıyabiliyor. Markanın EDC gibi çift kavramalı bir şanzımanı olmasına karşı Koleos’ta X-tronic adı verilen yedi ileri olarak da kullanılabilen CVT şanzıman kullanılıyor. Bu da yakıt tüketimini bir miktar da olsa olumsuz yönde etkiliyor. Koleos şu anda ülkemizde sadece önden çekişli olarak satılıyor ve 210 mm zemin yüksekliği sayesinde koşullar ağırlaşmadığı sürece hafif arazi şartlarına cevap veriyor. Bu araç, bildik Renault karakteristiğinin dışında sürüş özellikleri sunuyor. Yol tutuş kabiliyeti bir SUV’a göre oldukça yeterli fakat sert ve büyük jantlarla birlikte içerde bozuk zeminleri ve örneğin hızla geçtiğiniz bir tümseği bir hayli hissediyorsunuz. Bunun yanında mevcut olan sertlik, beraberinde daha sportif tepkileri de getiriyor. Otomobilin izolasyonu belli hızlara kadar oldukça başarılı. Fakat hız artmaya başlayıp da motor devri yükseldiğinde, kabin içinde motor sesi kendini belli etmeye başlıyor.
Kabine baktığımızda, Renault’nun yeni nesil otomobilleri olan Talisman ve Megane gibi modellerde kullanılan 8.7 inç’lik R-Link 2 ekran bizi karşılıyor. Bu ekran oldukça kullanışlı ve sezgisel. Kısa bir süre sonra neyin nerede olduğuna adapte oluyorsunuz. Gösterge paneli de seçtiğiniz sürüş modlarına göre ayrı ayrı ayarlanabiliyor. Koleos oldukça dolu ve donanımlı bir şekilde karşımıza çıkıyor. Sürücü ve yolcu koltuğunda ısıtma+soğutmadan tutun da BOSE ses sistemine, Full-LED ‘Pure Vision’ teknolojisinden elektrikli bagaj kapağına kadar. Bu kapağın altında 550 lt’lik bir bagaj var ve koltuklar yatırıldığında da bu hacim 1690 lt’ye ulaşıyor. Koleos bana göre başarılı ve Türk kullanıcıların beğeneceği türden bir SUV olmuş. Hatta rakipleriyle de mücadele edebilecek kadar eli güçlü. Bakalım önümüzdeki günler bizi haklı çıkaracak mı, göreceğiz…
Yazı : Ahmet Armağan
Fotoğraf : Alp Emre Göksel
Son yorumlar