Hyundai’nin C segmentindeki başarılı hatchback modeli i30, bakalım bir önceki jenerasyonda yakaladığı başarıyı devam ettirebilecek mi?
Güney Koreli üretici çok hızlı ve başarılı bir ivme ile geliştirdiği otomobillerle artık sınıfındaki başarılı Almanların her yönüyle rakibi haline geldi. Geçtiğimiz yıllar içinde yaptığımız karşılaştırmalarda Hyundai’nin Alman rakiplerine göre eksik olan yönlerinden çokça bahsettik. Önceleri malzeme kalitesi ile ilgili ciddi sorunlar vardı, uzun kilometreler sonrası ilk günkü kondisyonunda olmayan kabin ekipmanları gün geçtikçe iyileşti. Malzeme ve plastik kalitesi her modelde biraz daha arttı. Ardından otomobillerin tasarımları Almanların aksine çok fazla harekete sahipti. Ve son olarak motorlar çok fazla tüketiyordu.
İlginizi çekebilir
Hyundai bunların çok büyük bir bölümünü geride bıraktı. Bugün yeni i30’a baktığımızda son derece şık ve sade bir tasarıma sahip, malzeme ve plastik kalitesi yüksek rekabetçi bir hatchback’le karşı karşıyayız.
Son 10 yılda Hyundai’nin hemen hemen tüm modellerini kullandım. Bu otomobili de gerçekten çok merak ediyordum. Test için geldiğinde de kullanmak istedim.
Öncelikli olarak otomobilin direksiyonuna ilk oturduğum anda sürüş pozisyonunun iyi bir şekilde konumlandırılmış olması büyük bir gelişme. Çünkü önceki nesilde bu konuda bir takım ergonomi eksiklikleri vardı.
Otomobilin hem çocuklu bir aile, hem de genç bir üniversite öğrencisinin kullanabileceği bir tarzı var. Her otomobilde bu farklı kullanıcı kitlesine uygun detaylara çok fazla rastlayamazsınız. Hyundai bunu iyi bir şekilde çözmüş. Fakat bu otomobili ilk kez gördüğünde ya da kullanırken ne kadar heyecanlandın derseniz? Cevabım bu konuda nabızları çok da yükseltecek türden olmayacak.
Kabin bu anlamda çok konforlu ve son derece sessiz. Ayrıca konfor ön planda tutulurken otomobilin sürüş özelliklerinden de ödün verilmemiş. Düşük hızlarda döndüğünüz virajlarda yeni i30 oldukça stabil tepkiler ortaya koyuyor. Fakat yüksek otoban hızlarında süspansiyonun yumuşaklığı kendini hissettiriyor.
Bu otomobille son derece keyifli bir şekilde uzun kilometrelerce yolculuk yapabilirsiniz. İyi desteklenmiş ön koltukları var fakat arka taraftaki alan bir miktar sınırlı.
Biraz da kaputun altındaki 1.4 lt’lik turbo üniteden bahsedelim. T-GDI motor, 6000 d/d’de 140 HP güç üretiyor ve tork değeri ise 1500 d/d’den itibaren 242 Nm. Bir benzinli motordan beklediğiniz kadar sessiz ve pürüzsüz. Burada dikkatimizi çeken nokta ise turbonun sevindirici şekilde hızlı bir şekilde harekete geçmesiydi. Kısa bir şekilde ikinci jenerasyona dönersek, 1.6 lt’lik benzinli motor da yedi ileri DCT çift kavramalı otomatik şanzımanla kombine ediliyordu. Fakat iki ünite arasında en büyük fark, bu şanzımanın T-GDI ünite çok daha uyumlu bir şekilde çalışıyor olması.
Sonuç olarak; yeni Hyundai i30, Ford Focus , Opel Astra ve sınıf başkanı Volkswagen Golf karşısında yetenekli bir hatchback ve rakiplerine ayak uyduracak kadar yeterli. Ayrıca standart donanım özellikleri göz önüne alındığında rakiplerinden çok daha fazla ekipman sunuyor.
Yazı: Ahmet Armağan
Fotoğraf: Alp Emre Göksel
Son yorumlar