Motor sporları tutkunlarını heyecanlandıracak hidrojenle çalışan içten yanmalı motora sahip konsept otomobil Alpine Alpenglow Hy4’ün dünya lansmanı gerçekleşti.
11 Mayıs tarihinde TotalEnergies 6 Hours of Spa – Francorchamps dayanıklılık yarışı için ilk kez piste çıkacak olan Alpine Alpenglow (Hy4) konsept otomobilinin sürüşe hazır ilk versiyonu, 10 Mayıs 2024 tarihinde Belçika’da bulunan Spa – Francorchamps pistinde tanıtıldı. Alpenglow ayrıca 15 – 16 Haziran 2024 tarihlerinde 92. kez düzenlenecek olan Le Mans 24 Saat yarışında gösteri turuna çıkacak.
Alpenglow Hy4, bir yarış pistinde performans ve sürdürülebilirliğin uyumu ile içten yanmalı bir motorun sesinin verdiği heyecanı gözler önüne seriyor. Ayrıca isminde bulunan ‘Hy’ ifadesi hidrojen, ‘4’ rakamı ise dört silindir kavramlarını birleştiriyor.
İlginizi çekebilir
Alpine, hidrojenle çalışan içten yanmalı motor teknolojisi ile çevresel yeniliği ve performansı bütünleştiriyor. Bu teknoloji, motor sporlarını karbondan arındırmak için yeni bir yaklaşım ortaya koyuyor.
Alpine, 2022 Paris Otomobil Fuarı’nda ilk kez sahneye çıkardığı Alpenglow Hy4 konsept otomobilini, 10 Mayıs 2024 tarihinde Belçika’da bulunan Spa – Francorchamps pistinde tanıttı. Alpine’in yenilikçi tasarım ve sürdürülebilir çözümlerinin gerçek bir manifestosu olan Alpenglow Hy4, markanın iddialı karbondan arınma hedefleri doğrultusunda; hem yolda hem de parkurlarda yüksek performans potansiyeliyle, markanın spor otomobillere yönelik hidrojenle çalışan içten yanmalı motorlar üzerine devam eden araştırmalarını somutlaştırıyor.
Sadece konsept bir otomobil olmayan Alpine Alpenglow Hy4, karbon monokok gövdesi ve 340 hp güç üreten turbo beslemeli 2,0 litrelik 4 silindirli motoru ile yarış otomobili olarak tasarlanan gerçek bir tekerlekli laboratuvar niteliği taşıyor.
Dış Tasarım
Alpine Alpenglow Hy4, markanın gelecek modellerinin tasarımına ışık tutan bir konsept otomobil olarak üretildi. Yeniden tasarlanan çarpışma güvenliği kafesi ve iki koltuğu barındıracak şekilde genişletilen iç mekanı ile işlev odaklı bir tasarıma ve daha iyi gövde orantılarına sahip. Tasarımında ayrıca yan bölmelerde ve kokpitin arkasında bulunan hidrojen tanklarının yerleri de korundu. Model; iz genişliği 2,10 metre, genişliği 2,15 metre, uzunluğu 5,20 metre ve yüksekliği ise 1,10 metre ölçülerinde olacak şekilde tasarlandı. Sahip olduğu bu ölçülerle, Dünya Dayanıklılık Şampiyonası’nın (WEC) prestijli Hypercar kategorisinde yarışan Alpine A424 ile görsel bağ da kuruyor.
Hidrojenle çalışan Alpenglow’un ön cephesi uzaydan gelen bir kuyruklu yıldız hissini uyandıracak şekilde tasarlandı. Ön kısmında bulunan dört fardaki “kozmik toz” ışık parçacıkları ve magenta renkli sırt vurgusu; kuyruklu yıldızın hızını ve atmosfere girişini canlandırıyor. Sırt vurgusu, konseptin arkasına ulaştığında maviye dönüyor ve dikey titanyum egzoz borularının yanındaki dikey ışıklar da içten yanmalı motorun yaydığı hidrojen ve su buharını simgeliyor.
Konseptin aerodinamik özellikleri tasarımın ayrılmaz bir parçası olup, mühendislik ve tasarım arasındaki uyumlu diyaloğu yansıtıyor. Hız ve bastırma kuvveti arasındaki dengede ön spoyler yeniden tasarlanarak geniş bir hava girişi oluşturuldu. Yeni NACA hava girişleri, yağ ve su radyatörlerini serinletecek şekilde entegre edilirken, arka difüzör daha fazla aerodinamik verimlilik için yeniden tasarlandı.
Hareketsizken bile hızı çağrıştıran jantlardan, grafikleri jantların tasarımıyla uyumlu Michelin tarafından özel olarak üretilen lastiklere kadar her tasarım öğesi en ince ayrıntısına kadar düşünüldü. Karbon gövde, orta panel ve şnorkel; tipik bir Alpine unsuru olarak dağların mineral dünyasını çağrıştırıyor. Dışardan bakıldığında açıkça görülebilen teknik parçalar, kokpite açılan hava girişi ve konseptin tarzını daha fazla güçlendiren ışık üçgeni vurgusu da araç içi ambiyansa göz atma olanağı sağlıyor.
İç Mekan
Elitra şeklindeki kapı açma mekanizması, mümkün olduğunca fazla alan açmak ve kokpite erişimi kolaylaştırmak üzere tasarlandı. Sürücü ve yolcu, kokpite doğru eğimli olan yan bölmelerin üzerinden kayarak kavisli koltuklara ulaşabiliyor.
Kokpitin önündeki üçgen de dağları çağrıştıran tipik bir Alpine özelliği oluşturmakla birlikte, sürücü için belirli görsel işlevler de sağlıyor. Bir uyarı ve yön bilgisi verebiliyor, aynı video oyununda olduğu gibi gerçek zamanlı olarak; yanal G seviyesi, motor hızı veya seyahat hızı hakkında da bilgi vermek için renk değiştirebiliyor.
Ön konsol, uçak kanadı şeklindeki bir bölümle, kısmen gizlenen magenta renginde enlemesine bir boruya sahip. 3 boyutlu motiflerle süslenen karbon fiber, alüminyum ve Alcantara gibi malzemeler; spor otomobil dünyasına gönderme yapıyor. Ayrıca magenta renginde bir marş düğmesi, Alpine A110’dan alınan kumanda düğmeleri ve doğrudan Alpine’in yarış otomobillerinden aktarılan bir yarış direksiyonu da bulunuyor. Yanlarda bulunan tanklara uygulanan karbon kaplama, tankların şeklini yansıtıyor. Ayrıca Alpine Alpenglow’un hidrojenle çalışan sürüşe hazır versiyonuna, pist etrafındaki turların sesini ve görüntülerini kaydetmek üzere mini aksiyon kameraları yerleştirmek için özel alanlar da entegre edildi.
Hidrojen gücü: Kükreyen 340 hp
Hidrojenle çalışan tekerlekli laboratuvar Alpenglow, LMP3 karbon şasili bir yarış otomobili gibi tasarlandı. Alpine Alpenglow Hy4’ün karbon kaputunun altında, 340 bhp (250 kW) güç üreten 2,0 litre hacimli sıralı 4 silindirli turbo beslemeli motor bulunuyor. NOx emisyonlarını azaltmak için 40 bar basınçlı direkt enjeksiyonlu H2 dihidrojen ve su enjeksiyonu ile besleniyor ve 270 km/s maksimum hıza ulaşabiliyor.
Alpenglow’un tasarımında güvenliği maksimum seviyeye çıkartmak için çok sayıda önlem alındı. 700 barın altındaki kompozit silindirler Yönetmelik 134 (Hidrojenle çalışan araçların güvenliği için Avrupa tip onayı standardı) sertifikalıdır. Yangın durumunda hızlı tahliye için vanalar monte ediliyor, hidrojen sensörlerle sürekli olarak izleniyor, çok sayıda kontrolle titiz bir çalıştırma prosedürü uygulanıyor. Renk kodlu bir sistem, her olayın aciliyet derecesine göre sürücüyü ve acil durum hizmetlerini uyarıyor.
Alpine, yeni konsept modelinde özellikle motorun sürücüye vermiş olduğu his ile Alpine’in yarışçı felsefesine uygun olan motor sesini bir arada sunmak için doğrudan hidrojenle çalışan içten yanmalı motor kullanmayı seçti. Bu motor türü güç üretimi, ağır yük altında mükemmel verimlilik ve düşük soğutma gereksinimleri gibi önemli avantajlar sağlıyor. Çevreci özelliklere sahip olan bu sistem CO2 emisyonlarını oldukça düşük düzeyde tutuyor; kurum, CO veya yanmamış hidrokarbon üretmiyor ve NOx emisyonları fosil yakıtlı motorlar için ulaşılamayacak seviyelere düşürülebiliyor.
Alpine Racing, yarış yönetmeliklerindeki değişiklikleri dikkate alıyor ve ACO’nun 2027 yılında gerçekleşecek Le Mans 24 Saat yarışından itibaren hidrojenle çalışan otomobillere izin vereceğini belirtiyor. Formula 1 motorlarının da 2031 yılına kadar hidrojene geçebileceği konuşuluyor.
Alpine Alpenglow Hy4, 10 Mayıs’ta pist sınırları içinde tanıtıldıktan sonra 11 Mayıs 2024 tarihinde TotalEnergies 6 Saat Spa – Francorchamps Dayanıklılık Yarışı (FIA WEC) için piste çıkarak 70.000’in üzerinde izleyici ile buluşacak. Bu, motorsporları meraklılarına, hidrojenle çalışan bir içten yanmalı motorun bir yarış otomobilinin en heyecan verici yönü olan sesi ve canlılığı nasıl sağladığını göstermek için mükemmel bir fırsat olacak. Ayrıca Alpine Alpenglow Hy4, 14 ve 15 Haziran 2024 tarihlerinde 92. kez düzenlenecek olan 24 Saat Le Mans’ta bir gövde gösterisi de yapacak.
Son yorumlar