Mercedes’in bir modeli tanıtırken bütün motor seçeneklerini ve versiyonlarını aynı anda tanıtmasını çok seviyorum. Geçtiğimiz ay Malaga’da katıldığımız C Serisi Coupe lansmanında, en alt seviyeden en üst seviyeye kadar bütün motor seçenekleri tanıtıldı. Böylece örneğin AMG versiyonu C 63 Coupe’yi görmek için bir sene beklememize gerek kalmıyor. Mercedes’in rakipleri BMW ve Audi ise önce modeli tanıtıyor, performanslı versiyonu ise 1-2 sene sonrasına bırakıyorlar.
BMW M4’ün en önemli rakibi olan AMG C 63 Coupe’nin 476 HP’lik standart ve 510 HP’lik S versiyonlarını kullanma fırsatı bulduğum lansman, benim açımdan çok eğlenceli geçti. İlk gün meşhur Ascari pistinde 10 tur boyunca oldukça performanslı bir şekilde kullandığımız C 63 Coupe’leri, ertesi gün Malaga’nın etrafındaki her türlü karaktere sahip nefis asfalt zeminli yollarda kullanma fırsatı bulduk. Böylece otomobilin her türlü karakterini test etme şansımız oldu. Tabi ilk gün pistteki sürüş benim için çok daha etkileyiciydi. Mercedes AMG sürüş eğitmenleri, piste gelen otomobil editörlerini üçer kişilik gruplara böldüler. Önde bir eğitmen Mercedes AMG GT ile gidip pisti tanıtırken, arkasında da 3 tane AMG C 63 S kullanan editörler sıralanıyordu. Şansıma tam da AMG GT kullanan eğitmenin arkasında yer aldım. Böylece eğitmenin hızına ve sürüş tekniğine çok daha rahat adapte oldum. Bu tip sürüş etkinliklerinde bazen yavaş gazetecilerin arkasına düşüyorsunuz ve sürüş sizin için bir keyif olmaktan çok azap haline geliyor. Eğitmenimiz ilk turda Ascari pistinin virajlarını ve fren noktalarını anlattığı için yavaş geçti. Böylece bizde pisti tanıma fırsatı bulduk. Daha önce bu pistte, BMW M5’in sürüş etkinliğine katıldığım için adapte olmam kolay oldu. İkinci turla birlikte eğitmen hızlanmaya bizde Mercedes AMG C 63 S Coupe’nin yeteneklerini anlamaya başladık. İlk söylenmesi gereken otomobilin gerçekten hızlı olduğu.
Fabrika verilerine göre 0-100 km/s hızlanmasını 3.9 saniyede tamamladığını söylersem sanırım kafanızda bir fikir oluşur. Bu arada Porsche 911 Carrera S’in de 100 km/s hızlanmasını 3.9 saniyede tamamladığını da kafanızın bir köşesine koyun derim. Pist sürüşlerinde hızlanma ilk anda etkileyici olsa da otomobilin hızına alıştıkça yol tutuş ve frenleme performansı gibi özellikler daha çok öne çıkmaya başlıyor. Çünkü yarışlarda virajları ne kadar hızlı dönerseniz o kadar iyi tur zamanı yaparsınız. Düzlüklerde çıkılan hızlar üç aşağı beş yukarı aynıdır. O yüzden geç frene izin veren bir fren sistemi ve yüksek hızlarda viraj dönmenizi sağlayan güven veren bir sürüş dinamiği pilotların olmazsa olmazıdır. Bu açılardan Mercedes AMG C 63 S Coupe’ye bakınca, otomobilin bir önceki versiyonuna oranla çok daha fazla geliştiğini söylemem gerekiyor.
İlginizi çekebilir
Mercedes AMG modelleri, BMW’nin M modellerine oranla sürüş dinamikleri açısından genelde biraz daha geridedir. Yeni AMG C Coupe’yi BMW M4 ile karşılaştırınca bu makasın gitgide kapandığını söyleyebilirim. Yol tutuş özellikle pistin hızlı bölümlerinde çok güven verici. Önde Mercedes AMG GT gibi bir süper spor otomobille giden eğitmen yaklaşık 190 km/s ile hızlı bir pist virajını dönerken benim de tam arkasında rahatça yer alabilmem, C 63 Coupe’nin yeteneklerinin daha iyi farkına varmamı sağladı. Fren kabiliyeti de üst seviyede. Daha yavaş virajlarda eğlenmek istediğinizde ise C 63 Coupe tam bir keyif makinesine dönüşüyor. Direksiyon tepkisi gayet iyi. ESP sistemini tamamen devre dışı bırakıp 700 Nm’lik torku serbestçe arka tekerleklere gönderdiğinizde 2 ve 3. vitesle dönülen virajlar çok eğlenceli bir hal almaya başlıyor. Bu otomobilin pistteki performansını körelten tek özelliği şanzımanı. BMW M4’de olduğu gibi çift kavrama kullanılmamış olması şaşırtıcı. Aslında vites yükseltirken 7 ileri MCT şanzımanın son derece hızlı olduğunu belirtmem gerekiyor. Ancak özellikle geç fren yaparken bir anda 2 vites birden küçültmeniz gereken durumlarda, şanzımanın kendini ve motoru koruma adına yavaş davranması hızlı turlar atmanızı engelleyebilir.
Pist turlarının ardından ertesi gün Mercedes AMG C 63 S Coupe’yi yaklaşık 150 km boyunca trafiğe açık yollarda kullanma fırsatı bulduk. Otomobilin normal insanlar için de ne kadar kullanışlı olabileceğini bu sürüşümüz sırasında fark ettik. Bazı markalar pist sürüşlerine o kadar çok odaklanıyor ki spor otomobillerin piste giderken de normal trafikte kullanılacağını unutuyorlar. C 63 Coupe ile standart bir C Serisi gibi gayet konforlu bir şekilde yol alabiliyorsunuz. Pistte gidip otomobili Race moduna aldığınızda ise içinden bir canavar çıkıyor.
C 63 AMG’nin V şeklinde konumlandırılmış 8 silindiri kullanmaya devam etmesi mutluluk verici. Bildiğiniz gibi BMW yeni M3-M4’te V8 motordan vazgeçmiş, sıralı 6 silindire dönmüştü. Lansman sırasında konuştuğumuz bir AMG mühendisi, bu tip otomobillerin V8 silindirin gücüne ve sesine sahip olmasını istediklerini, herşeyi turbolardan beklememek gerektiğini söyledi. Benim şahsi fikrim de bu yönde. V8 motorların turbo da olsalar kendilerine özgü sesleri muhteşem.
Yazı : Yaman Yılmaz
Malaga,İspanya
SONUÇ
Mercedes C Coupe, şubat ayından itibaren Türkiye’de satılmaya başlanacak. AMG C 63 Coupe ise sipariş üzerine ithal edilebiliyor. Audi RS5’in yeni modeli henüz satışa sunulmadığı için bu otomobilin en önemli rakibi BMW M4. 476 ve 510 HP gücünde iki farklı versiyon sunması Mercedes’in artıları arasında yer alıyor. Ayrıca V8 motor hem modifikasyona daha açık hem de ses açısından daha çekici.
Son yorumlar