Yollara çıktığı 1989 yılında spor otomobil evrenine yeni bir soluk getiren NSX, yeni nesliyle de dengeleri değiştireceğe benziyor…
Honda NSX, benim gibi 90’larda büyüyenler için ayrı bir yere sahiptir. Özellikle bilgisayar oyunlarının yeni yeni filizlenmeye başladığı yıllarda, otomobil yarışlarının en fazla tercih edilen modellerinin başında geliyordu. Türkiye’de ilk nesil NSX sadece üç adet satıldığı için yollarda görebilmemiz pek de mümkün değildi. Ancak bilgisayar oyunlarından bu özel otomobili hissedebilme şansını yakalayabiliyorduk.
İlginizi çekebilir
Geçtiğimiz ay gerçekleştirilen İstanbul Autoshow’da yeni nesil NSX’i görme şansını yakalamıştık. Türkiye’de sadece beş adet satılacak olan yeni NSX doğal olarak eski nesline göre çok daha modern tasarlanmış. Fakat bana eski neslin havasını pek veremedi, belki yıllar geçince yeni nesilde tasarım olarak efsaneleşebilir. Honda Türkiye, görüp, dokunabilme şansını yakaladığımız yeni nesil NSX’i bu sefer de İstanbul Park Pisti’nde kullanabilmemiz için bir organizasyon gerçekleştirdi.
Sürüşe geçmeden önce biraz teknik detaylarına değinmek gerekli. Sport Hybrid Super Handling All-Wheel Drive (SH-AWD) aktarma organlarının kalbini ortada uzunlamasına konumlandırılan çift turbo beslemeli 3.5 litrelik V6 silindirli motor oluşturuyoe ve dokuz ileri çift kavramalı otomatik şanzıman (9DCT) ile kombine ediliyor. Bu sistemi anlık tork üretimiyle direct drive motor (DDM) adında bir elektro motor destekliyor. Motor, 9DCT otomatik şanzıman ve elektromotordan oluşan bu üçlü arka aksın güç ünitesi olarak görev yapıyor. Ön aksta ise twin motor ünit (TMU) adında elektromotorlu farklı bir yapı daha devreye giriyor. Bu yapı ön sol ve ön sağ tekerlekte birer adet olmak üzere iki adet elektromotordan oluşuyor. Bir adet elektromotor tarafından desteklenen 3.5 litrelik V6, 507 HP güç üretirken ön aksta görev yapan iki adet elektromotorlu TMU 74 HP güç üretiyor. Böylece toplam 581 HP’lik güç ortaya çıkıyor.
Motor devrinden ve seyir hızından bağımsız olarak ani hızlanma isteklerine anında cevap veren benzinli motor ile üç adet elektromotordan oluşan yapının sürüş dinamiklerine katkısı ise çok büyük. 581 HP’lik bir süpersporu kullanmadan önce az da olsa bir heyecan yaşıyorum. Direksiyona geçtiğimde özellikle spor koltukların kavramasının çok başarılı olduğunu hissettim. Sürüş pozisyonunu bulmada fazla zorluk çekmedim. Pit-stop bölgesinden yavaş yavaş çıkarken sakin kullanımlarda elektrikli motorun sessizliği dikkat çekici. Piste çıkıp yavaş yavaş gaza basmaya başladığınız andan itibaren ise yüksek torkun sağladığı güç ile etkileyici bir ivmelenmeye sahip oluyorsunuz.
Dokuz ileri çift kavramalı şanzımanın geçişleri oldukça hızlı ve sarsıntısız. Motor sesi biraz daha vahşi olabilirdi fakat bu güzel bir sese sahip olmadığı anlamına gelmiyor. Dört tekerlekten çekiş sistemine sahip NSX’i yoldan çıkarmak için çok uğraşmanız gerekiyor. Eğlence konusunda arkadan itişli rakiplerinin biraz gerisinde kalsa da zorlandığında kontrollü şekilde arkasını bırakıyor. 0’dan 100 km/s hızlanmasını 3.0 sn’nin altında tamamlayan NSX, geleneksel spor otomobillerden farklı bir sürüş deneyimi sunuyor. Elektrikli motorlar performansa katkı yaptığı kadar şehir içi kullanımlarda belirli bir hıza kadar sıfır ses ile çalışmasıyla konfor ve tüketimin aşağı çekilmesine de katkı sağlıyor.
Yazı: Özerk Ihlamur
İstanbul Park, Türkiye
Son yorumlar