auto motor & sport editörleri olarak Abant Gölü etrafında günün en yetenekli dört tekerlekten çekişlisini bulmak adına -7 derecede ter döktük…
Dört tekerlekten çekişli otomobil deyince aklımıza önce SUV’lar geliyor. Fakat bu kavram son yıllarda gelişen ve değişen elektronik aktarma sistemleriyle birlikte bir hayli değişti. Artık birçok farklı gövdedeki modelde dört tekerlekten çekiş sistemine yer veriliyor.
İlginizi çekebilir
Önden, arkadan ve dört tekerlekten çekişli olarak üretilen otomobiller arasında sıklıkla kullanılan önden çekişli otomobilleri kontrol etmek ve adapte olmak en kolay çekiş sistemi olarak otomobil dünyasında yer etmiştir. Arkadan itişli otomobillerin kullanım karakteristiği ise önden çekişliye göre oldukça farklıdır ve olası riskli bir durumda veya bir hatanın ardından reaksiyon daha sert olmaktadır.
Sürücüsüne en güven veren sistem ise şüphesiz dört tekerlekten çekişli otomobillerdir. Gerek kuru, gerek ıslak, gerekse karlı ve buzlu zeminlerde sağladığı maksimum tutunma bu güvenin en büyük kaynağıdır. Tabii kış lastiğiniz olduğu sürece…
Bizler bugün, farklı segmentlerde üretilen dört tekerlekten çekişli beş otomobili Abant Gölü etrafında toplayarak yeteneklerini görmeye çalıştık. Hepsinin dört tekerlekten çekişli olması karlı ve buzlu bir zeminde bakalım ne kadar güven, bazen de ne kadar eğlenceli olabilecekti?
İstanbul’dan erken saatlerde çıktığımız yolculukta önümüzdeki 280 km’lik bir rota vardı. Yolculuk boyunca Audi’nin başarılı modeli A4 Allroad’la birlikteydim.
Grubun diğer üyeleri arasında Volvo’nun yepyeni sedanı S90 D5, Hyundai’nin başarılı kompakt SUV’u Tucson, Nissan’ın pick-up’ı Navara ve arazinin küçük haşarı çocuğu Suzuki Jimny bizimleydi.
Sakarya-Hendek’i geçmeye başladıktan sonra havanın ahvali de değişti. Sıcaklık sıfır derecenin altına, zemin ise yavaş yavaş yağan karla birlikte beyaza bürünmeye başladı. Tüm otomobillerin dört tekerlekten çekişli ve kış lastiklerine sahip olması biz asla düşündürmüyordu.
Otoyolu bitirip Abant sapağından girdiğimizde zemin iyice beyazlaşmış, kar da yoğunluğunu artırmıştı. Nihayet Abant Gölü’ne ulaştığımızda muhteşem doğayla karşı karşıyaydık.
Gölün çevresi yaklaşık 7 km ve 1400-1700 metrelere varan tepeler yer alıyor. Hava sıcaklığının -7 dereceleri bulduğu gölün tamamı donmuş durumda. Haliyle gölün etrafı da… Zemini komple buz olan göl çevresindeki yolun üzerine kar yağınca etraf İsveç Rallisi’ndeki herhangi bir etaptan farksız.
Audi A4 Allroad ile tüm sistemler devredeyken bir keşif turu attık. Kış lastikleri ve quattro etkisiyle her şey kontrol altında. Otomobilin takılmasını bir kenara bırakın, herhangi bir çekiş kontrol ışığı bile yanmadan karlı zeminde sorunsuzca ilerleyebiliyor. Stabilitesi ve gücü yere çok dengeli bir şekilde aktaran Allroad’un direksiyonu zemine uygun olarak çok yerinde ve doğru geri dönüşler veriyor. Gaz balansı son derece başarılı olan otomobili karlı ve buzlu zeminde son derece güven veriyor. 2.0 lt’lik turbo dizel motoru güç olarak oldukça tatminkâr. 190 HP gücündeki dizel motorunun 100 km’deki 5.9 lt’lik ortalama tüketim değeri gerçekten de bizler için şaşırtıcı bir veri oldu.
Ayrıca otomobil bildik A4 Avant’tan 34 mm daha yüksek. Bu da gösterişli bir SUV görüntüsüne ilgi duymuyorsanız size fazlasıyla yetecek türden. Son olarak Allroad, otoyolda büyük SUV’ları geride bırakacak daha az rüzgâr sesi ile günlük hayat için tercih edilebilir bir otomobil olduğunu da kanıtlıyor.
İkinci otomobilimiz ise Volvo’nun yeni sedanı S90 oldu. Eğer ki Alman otomobillerini seviyorsanız, Volvo artık bu konuda sizi daha fazla tatmin edecek. Şık ve konforlu olan S90, Audi’de olduğu gibi farklı sürüş modları seçebilmenize olanak tanıyor. Comfort modunda okyanus gemisi benzeri bir deneyim yaşıyorsunuz. Dinamik modda süspansiyon sertleşiyor, direksiyon ve gaz tepkileri daha keskin bir hale geliyor. Aynı zeminde Audi kadar güven veren ve stabil bir yapıya sahip. Dört tekerlekten çekiş sistemi eski nesil AWD modellerde fazlasıyla önden çekişliymiş gibi davranıyordu. Fakat yeni S90, karlı zeminde gerçekten simetrik olarak işleyen bir dört çeker gibi çalışıyor. Allroad’a göre tabii ki en büyük handikapı, yerden onun kadar yüksek olmayışı. Volvo’nun en önemli stratejisinin son derece büyük jantlarına rağmen her zeminde maksimum konfor sağlayan süspansiyon yapısı olduğunu düşünüyorum.
Grubun diğer üyelerine geçmeden önce tabii ki biraz eğlenmeyi de ihmal etmedik. Bu konuda Audi bizlere ESC’nin tam olarak devreden çıkmasıyla birlikte adrenalin dolu dakikalar ve çok güzel fotoğraflar verebilme zevkini yaşattı. Volvo ise ESC’nin sadece spor moda olanak tanımasından dolayı bu eğlenceye belli bir noktaya kadar imkân veriyor.
Volvo’dan inip bambaşka karaktere sahip bir otomobilin direksiyonuna geçiyoruz. Nissan’ın yakın zamanda edindiği crossover-SUV uzmanlığını kamyonet başarısıyla birleştirdiği yeni nesil Navara gerçekten de tüm ihtiyaçlarınızı karşılayacak başarılı bir model. NP300 olarak geçen araç, taşıma, performans, konfor, tasarım ve fonksiyonellik konusunda beklentilerin çok büyük bir bölümünü karşılıyor. Diğer iki modele göre Navara’nın güçlü bir dört tekerlekten çekiş sistemi bulunuyor. Otomobili iki tekerlekten çekişli, dört tekerlekten çekişli ve kilitli diferansiyelin devrede olduğu 4L modunda kullanabiliyorsunuz. Ben işi biraz abartarak, gölün çevresindeki karla kaplı tepeciklere doğru direksiyonu çeviriyorum. Ağırlaşan zemin ve yükselen karın ardından Navara’nın dört tekerleği aynı anda dönmeye başlayınca bizleri de bir miktar stres aldı. Neyse ki çok fazla debelenmeden kendimizi kurtarmayı başardık. Fakat Navara’nın karoser ağırlığını göz önüne almazsak, çok iyi çalışan bir dört tekerlekten çekiş sistemi var. Ama siz siz olun, kar yağdığında herhangi bir pick-up’la dağ-bayırda şansınızı çok fazla zorlamayın.
Navara’nın ardından günün en şaşırtıcı otomobiliyle birlikteyiz. Uzun yıllar off-road yarışlarında gördüğümüz Jimny’nin bu denli başarılı bir arazi kabiliyeti olduğunu gerçekten de bilmiyordum. Otoyolun en yavaş ve konforsuz olanı Abant’a geldiğimizde adeta canavar kesildi. Küçük motoruna rağmen arazide gerçekten de harikalar yaratmayı başarıyor. Navara’nın dört lastiğinin gömüldüğü yerden hafif yapısı sayesinde adeta pire gibi çıkmayı başardı. Eğer ki hafta sonları çamur ve karlı zeminlerde eğlenmek gibi bir amacınız varsa Jimny gerçekten de sizi fazlasıyla mutlu edecek bir otomobil. Ufak tefek off-road geliştirmeleri yaptığınız taktirde mükemmel bir hobi aracı olabilir.
Günün son otomobili ise Hyundai’nın kompakt SUV’u Tucson oldu. SUV konusuna sadece ülkemizde değil dünyada müthiş bir ilgi var. Birçok kompakt SUV veya crossover iki tekerlekten çekişli olmasına rağmen kimileri SUV’ların en büyük işlevselliğinin dört tekerlekten çekişe sahip olması gerektiğini de düşünüyor. İşte Hyundai, bu noktada 1.6 lt’lik T-GDI motorlu versiyonda sunduğu dört tekerlekten çekiş özelliği sayesinde bu kullanıcıları da hedefliyor. Sistem aynı zamanda kilit diferansiyel özelliğini de sahip. Otomobil içinde buzlu ve karlı zeminlerde dahi sessiz bir hava hakim. Devir yükseldiğinde bile motor sesi nadiren kabin içine giriyor ve otoyolda seyir halinde bu çok daha net hissediliyor. Yumuşak süspansiyona rağmen vücut vücut kontrolü başarılı ve bu da sürücüsüne güven veriyor. Buzlu zeminlerde Hyundai Tucson’un ağırlığını ayarlayabildiğiniz direksiyon çok yerinde geri bildirimler vermekten geç kalabiliyor. Ayrıca dört tekerlekten çekiş sistemi kaygan zeminlerde hızlı girdiğiniz virajlarda ani kafadan kaymalara neden olabiliyor. Temkinli olmakta fayda var. Gün sonunda, bu aktiviteyi bir kış festivali olarak adlandırmamızın önemli sebebi aslında farklı segmentlerdeki dört tekerlekten çekişli otomobillerin karlı ve buzlu zeminde nasıl tepkiler ortaya koyduğunu anlamak, biraz da eğlenmekti. Sondan başa doğru gidersek, Eğer ki Tucson gibi kompakt bir SUV almayı düşünüyorsanız, dört tekerlekten çekişli tercih etmeniz kış aylarında sizin için büyük avantaj sağlayacaktır. Tabii bundan dolayı ortaya çıkan tüketim maliyetlerini göze alırsanız…
Suzuki Jimny sizi gün içinde yoracak küçük bir SUV. Fakat arazi kabiliyeti ve yetenekleri gerçekten de takdire şayan. Navara, özellikle şehir içinde oturanlar için asla efektif bir otomobil olamaz. Ama biraz şehir dışında oturuyorsanız ve park derdiniz yoksa her işinizi yapabileceğiniz tam bir çözüm ortağı…
Geldik grubun en sıkı iyi üyesine… Volvo S90’ı tercih ediyorsanız bu maliyete katlanmışsınız demektir. Zaten ülkemizde şu sıralar sadece dört tekerlekten çekişli olarak ithal edilen modelin alternatifleri arasında işler çok başka yerlere gidiyor. Fakat 300 bin TL’yi gözden çıkarıp SUV merakınız yoksa, Audi A4 Allroad uzun yıllar hem caddelerde, hem de yol dışında keyifle kullanacağınız bir otomobil…
Yazı: Ahmet Armağan
Fotoğraf: Alp Emre Göksel
Son yorumlar