Jaguar’ın üst sınıf modeli XJ, yaşattığı benzersiz lüks deneyimiyle avantajlı motor seçeneğini birleştirerek Alman rakiplerini hedef alıyor.
Jaguar’ın Borusan Otomotiv tarafından ülkemize ithal edilmesinin ardından adeta bir Jaguar bombardımanı içindeyiz. Yıllardır sürüş anlamında ufacık bir fikrimizin bile olmadığı bu köklü İngiliz hakkında özellikle son dönemde fazlasıyla bilgi sahibi olduk ve bu izlenimlerimizi sizlere aktarmaya çalışıyoruz. Neredeyse tüm yeni modelleri kullandık. Özellikle geçtiğimiz ay bana arkadaşlık eden F-Pace gerçekten de etkilendiğim bir SUV oldu. Yeni olduğu kadar eski Jaguar modellerini de kullanmaya devam ediyoruz ve bu günkü konuğumuz da markanın Mercedes S-Serisi, BMW 7 Serisi ve Audi A8 gibi ağır toplarını hedef alan XJ modeli. Jaguar XJ, İngiliz markanın en önemli modellerinden biridir. 1968 yılından beri üretilen ve ilk kez altı silindirli XJ6’yla tanınan otomobil, 2009 yılında dek V8, V12 gibi birçok farklı motor seçeneğiyle üretildi.
İlginizi çekebilir
Bu tarihe dek stilinden bir şey kaybetmeden gelen XJ, o günden itibaren geleneksel görünümünün dışına çıkarak yenilikçi ve farklı bir tasarım anlayışı içine girdi. Bu yıl içinde bir makyaj operasyonu geçiren ve tamamen alüminyumdan üretilen XJ için söyleyebileceğim ilk şey otomobilin bulunduğu sınıfa ve heybetli yapısına oranla fazlasıyla dinamik bir yapıya sahip olduğu… Tam LED farlar ve benzersiz çift J-Blade gündüz farları ile komple bir değişim yaşayan dış tasarım çok şık görünüyor.
Jaguar’ın oldukça farklı bir sürüş stili var ve bu en lüks modeli olan XJ’de dahi kendini hissettiriyor. İçeride çok kaliteli bir kabin bizi karşılıyor. Konsoldaki malzeme kalitesinden deri koltuklara kadar seçkinlik hissi her detayda hissediliyor. Otomobilin zahmetsiz ve çok yumuşak bir kullanım tarzı var. Direksiyonun ağırlık dengesi çok iyi ayarlanmış ve diğer Jaguar modellerine oranla fark net bir şekilde hissediliyor. Bunda direksiyonun elektrik destekli olmasının payı da büyük. Ayrıca kabindeki izolasyon ve sessizlik, bozuk zeminlerde dahi fark ediliyor. Arka tarafta da işler farklı değil. Hayal ettiğiniz lüksü sonuna kadar yaşıyorsunuz. Eğimli gelen arka bagaj kapağı, arka kısımdaki baş mesafesini bir miktar olumsuz yönde etkiliyor.
XJ’nin Türkiye açısından bize göre en büyük avantajı bu koca çocuğu taşıyabilen 2.0 lt’lik turbo beslemeli motoru. Diğer JLR modellerinde de kullanılan 240 HP gücündeki bu motor tabii pek ekonomik değil. Fakat vergi anlamında büyük avantaj sağlıyor. Sekiz ileri otomatik şanzımanla son derece tatminkâr bir sürüş sunan XJ, farklı sürüş modları da seçebilmenize olanak tanıyor. Opsiyonel olarak sunulan 26 hoparlörlü 1300W gücündeki Meridian sesi sistemi ise son dönemde dinlediklerimin en iyilerinden…
Yazı: Ahmet Armağan
Fotoğraf: Savaş Yılmaz
Son yorumlar