Avrupa’da uzun yıllardır başlayan benzinli veya alternatif yakıtlı otomobiller trendi yavaş yavaş ülkemizde de hissedilmeye başlandı. Artık markaların çoğu dizel motor seçeneğini ülkemize getirmiyor. Fakat hala dizel motor seçeneği arayan geniş bir kitle mevcut. Biz de onlar için kompakt hathback sınıfının popüler üç modelinin dizel‑otomatik kombinasyonlularını bir araya getirdik.
Daha yazıma başlamadan belirteyim: Ben de dizel motor sevmeyenlerdenim. Bunun nedeni ise her ne kadar yalıtım konusunda artık oldukça gelişmiş olsalar da hala gürültülü olmaları, geç ısınmaları, kısa devir aralıkları ve gaza bastığımda gelen o sevimsiz ses… Fakat benim işimle evimin arası toplam 15 kilometre. O yüzden dizel harici motor seçenekleri benim daha çok işime gelebilir. Ya yılda 100 bin kilometreden fazla yol yapanlar? Onlar için durum biraz farklı. Benzin fiyatının oldukça pahalı olması ve yapılan geliştirmelere rağmen tüketim açısından dizelleri hala yakalayamamış olmaları, elektrikli otomobillerin de ülkemizde özellikle altyapı yetersizliği sebebiyle fazla tercih edilemiyor olması doğal olarak tüketicilerin dizel motor aramalarına sebep oluyor. Yılda 20 bin kilometre yol yapanların bile dizel tercih etmelerini ise hala anlamış değilim. Sanırım burada da devreye ikinci elde çabuk satılmaları ve fazla değer kaybetmemeleri devreye giriyor…
Gelelim konuklarımıza… İlk olarak dizel-otomatik dünyasına en yeni giriş yapandan başlayalım. Honda, uzun zamandır dizel motor seçeneği sunuyordu fakat otomatik şanzımana sadece üst segment modellerde ve SUV’larda yer veriyordu. Özellikle yeni Civic ile birlikte radikal bir büyüme yakalayan marka, şimdi de bu modelinde dizel-otomatik sunmasıyla gözünün liderlikte olduğunu bir kez daha göstermiş oldu.
İlginizi çekebilir
Gözü yükseklerde
Yeni Civic HB bu sınıfta kullanmaktan zevk aldığım otomobillerden birisi. Tasarım olarak çekici, donanım olarak zengin, kaliteli bir iç mekan ve ideal bir süspansiyon sistemi var. Civic HB ve Sedan’da geçtiğimiz aylarda dizel motor seçeneği sunulmaya başlanmıştı. İlk olarak 6 ileri manuel şanzımanla satılan dizel motor, daha sonra yeni 9 ileri otomatik şanzımana kavuştu. 1.6 litrelik dizel motor 120 HP güç ve 300 Nm tork değerine sahip. 9 ileri tam otomatik şanzıman ile gücünü ön tekerleklere aktaran motor, performans konusunda çok da iddialı değil. 2000 d/d’den itibaren sunulan 300 Nm tork, ara hızlanmalar konusunda sıkıntı yaşatmıyor. Fakat bu otomobilin asıl amacının da düşük tüketim olduğunu da size hissettiriyor. 9 ileri otomatik şanzımanın geçişleri hızlı, konfor konusunda çift kavramalıların yanında biraz daha sarsıntı geçişlere sahip. Fabrika verisi tüketim değeri ise ortalama 4.1 litre. Sakin kullanımlarda fabrika değerlerine yakın tüketim verilerine ulaşabiliyorsunuz.
Sürüş dinamiklerine geçtiğimiz zaman konforun ön planda olduğunu görüyoruz. Bir Volkswagen Golf kadar yol tutuş sunmuyor fakat çok zorlanmadığında da çizgisinden çıkmıyor. Direksiyon sisteminin hassasiyeti bu sınıf bir otomobil için yeterli, hızlı geri bildirimlerde bulunabiliyor. Konfor konusuna geldiğimizde ise Golf ile aralarında çok da fark bulunmuyor. Kasis ve çukurları iyi şekilde absorbe edebilen sistem, kabinde sarsıntıyı en aza indiriyor. Yalıtım konusunda da Japonlar başarılı bir iş çıkarmış. Hem motor hem de yol sesi iyi şekilde yalıtılmış. Motor soğukken bile kabinde çok fazla hırıltı duymuyorsunuz.
Kabindeki malzeleme kalitesi ve işçilik konusunda Alman rakiplerinin gerisinde değil. Yumuşak kaplamalar bolca kullanılmış. Elden geçirilen bilgi-eğlence sistem de artık hem daha hassas hem de arayüzü daha basit hale gelmiş. Donanım konusunda ise incelememizde en zengin listeye sahip model olarak dikkat çekiyor. Elegance ve Executive isimli iki donanım paketiyle satılan Civic HB dizel-otomatik 173.500 TL’den başlayan fiyatlarla satılıyor.
Dış güzellik önemli tabii fakat ya kalbi?
Sınıfının en çok satılan modellerinden biri olan Renault Megane HB ise son nesliyle birlikte daha dinamik bir tasarıma sahip oldu. Özellikle dikkat çekici ön far grubu uzaktan bakıldığında bile Megane’ı diğer rakiplerinden ayırt etmeyi başarıyor. Fakat bu yenilikçi tasarımın altında artık eskiyen bir dizel motor yer alıyor. 1.5 litrelik dCi isimli ünite çok uzun yıllardır Renault Grubu bünyesine yer alan modellerde kullanılmaya devam ediyor. Uzun süre özellikle tutumluluğu ile sınıfının en beğenilen motorlarından biri olan 1.5 dCi, rakiplerinin yeni motorları karşısında biraz eskidi sanki… 110 HP güç ve 250 Nm tork tatmin edici gibi dursada, artık daha performanslı rakip motorlar var. 6 ileri çift kavramalı EDC şanzıman ile kombine edilen motorun tutumluluk konusunda ise eli hala güçlü. Fabrika verisi 3.8 litrelik ortalama tüketim hala bu sınıfın en iyi değerlerinden biri… Çift kavramalı şanzıman, hızlanma ve konfor konusunda Honda’nın 9 ileri tam otomatiğinden az farkla da olsa önde fakat DSG her iki konuda da EDC’nin önünde yer alıyor.
Sürüş dinamikleri bakımından Megane HB, motorsporları geçmişinin de verdiği deneyimle çok iyi yol tutan bir otomobil. Hızlı girilen virajlarda dengesini kaybetmeyen Megane HB, çok zorlandığında hafif de olsa önden kayma yaşayabiliyor. Fakat tam zamanında devreye giren ESP sistemi kötü sürpriz yaşanmasını engelliyor. Yol tutuş başarılı ama aynı şeyi konfor konusunda söyleyemeyeceğim. Sert bir süspansiyonu olan Megane, çukurları ve kasisleri kabine fazlaca hissettiriyor. Tabii bunda 18 inçlik alaşım jantların da payı var. Direksiyon sistemi hisli ve yolu size iyi bir şekilde yansıtıyor. Yalıtım konusunda da fazla problemi olmayan Megane HB, motor soğukken kabine biraz fazla ses alıyor. Dizel motorun titreşimi de yine Civic ve Golf’e göre biraz daha fazla hissediliyor.
Kabin teknolojik oyuncaklar bakımından zengin. Göze hoş gelen bir tasarıma sahip fakat detaylara indiğinizde hem kalite hem de işçilik bakımından Civic ve Golf’e göre biraz geride kaldığını görüyorsunuz. Düğmelerin dokunma hissi ve özellikle orta konsolda kullanılan plastik pek iyi değil. Bilgi-eğlence sisteminin arayüzü basit fakat hassasiyet bakımından biraz yavaş. Donanım olarak hemen hemen Civic kadar zengin, Golf’ün ise önünde yer alıyor.
Joy, Touch ve Icon donanımlarla satılan Megane HB dizel-otomatik 173.950 TL’den başlıyor.
Olgun ve kendinden emin
Volkswagen Golf’e geçmeden önce şunu belirtelim. İncelememizde yer alan Golf, Comfortline donanıma sahip. Diğer rakipleri en üst donanım paketiyle yer alırken, Golf orta donanımla konuğumuz oldu.
Bu sınıfın referans modeli olmak Golf’ün omuzlarına çok fazla sorumluluk bindiriyor. Fakat bu sorumlulukların altından uzun yıllardır çok rahat şekilde kalkabiliyor. Golf artık geldiği nokta itibariyle çoğu otomobil uzmanı tarafından premium rakiplerle karşılaştırılmaya başlandı.
Megane HB’in motoruna artık eskidi dedim peki ya 1.6 litrelik TDI ünite, o çok mu yeni? Hayır değil fakat hala hem performans hem de tutumluluk konusunda yeni motorlarla kora kor mücadele edebiliyor. 115 HP güç ve 250 Nm tork üreten motor gücünü 7 ileri çift kavramalı DSG şanzımanla yola aktarıyor. Hızlanma konusunda hem Civic HB hem de Megane HB’den daha iyi… Tutumlulukta ise 4.0 litrelik ortalama ile her iki modelin arasında yer alıyor. 7 ileri çift kavramalı şanzıman hem seri hem de konforlu. Eskide kalan kronik problemlerini de atlatmışa benziyor.
Civic HB konfor, Megane HB ise yol tutuş konusunda iyiler… Golf ise her ikisini de çok iyi yapabiliyor. Sınıfının en iyi yol tutan modellerinden biri, size hızlı girilen virajlarda bile tedirginlik yaşatmıyor. Golf’ün bir şekilde o virajdan çıkabileceğini hissediyorsunuz. Konfor bakımından da en az Civic HB kadar başarılı. Kabinde rahatsız edici sarsıntılar yaşanmıyor. Direksiyon sistemi tam kıvamında ayarlanmış. Hem geri bildirimi hızlı hem de yolu çok iyi okuyabiliyor. Yalıtıma geldiğimizde ise yol ve rüzgar sesi iyi kapatılmış fakat motor sesi özellikle Civic HB’den daha fazla kabine sızıyor.
Başta belirttiğim gibi aracımız Comfortline donanım paketli fakat Highline donanım paketiyle bile Megane HB ve Civic HB’in zengin listesini yakalayamıyor. Malzeme kalitesi ve işçilik premium sınıfa yakın fakat artık şu piyano black isimli kaplamadan vazgeçilmeli. Çok kolay iz tutup, çok kolay çizilebiliyor. Bilgi-eğlence sistemi hem arayüz hem de hassasiyet bakımından sınıfının en iyilerinden biri…
Fiyatlara geldiğimizde ise Golf asıl puanlarını burada kaybediyor. Dizel-otomatik Golf’ün başlangıç fiyatı 205.400 TL, en yüksek donanımlısının fiyatı ise tam 230.300 TL. Başlangıç rakamlarına baktığımızda hem Megane HB hem de Civic HB’den neredeyse 30 bin TL daha pahalı olduğunu görüyoruz.
Ben hangisini tercih ederim?
Volkswagen Golf gerçekten de bu sınıfın hala lider ismi ve öyle olmayı da sürdüreceğe benziyor fakat rakipleri de aradaki farkı yavaş yavaş kapatmaya başladılar. Özellikle Civic HB dizel motoru, 9 ileri otomatik şanzımanı, zengin donanımı ve konforlu sürüşüyle aradaki 30 bin TL’lik farkın biraz fazla olduğunu hissettiriyor. Megane HB ise yakışıklı bir otomobil olmayı sürdürüyor, yol tutuş konusunda da Golf’ten aşağı kalır yanı yok fakat malzeme kalitesi ve eskiyen dizel motorunun dezavantajını yaşıyor. Benim tercihim ise ekonominin böyle sıkıntılı olduğu bir dönemde Honda Civic HB’i alıp geriye kalan 30 bin TL’yi de yüzde 25 faizle bankaya yatırmak olacaktır.
Yazı: Özerk Ihlamur
Fotoğraf: Erkan Ertuğrul
Son yorumlar