BMW üst sınıfta zengin bir ürün gamı sunuyor. 5 Serisi ile başlayan ürün gamında tepe noktayı uzun gövde tipiyle 7 Serisi oluştururken iki ürün arasındaki boşluğu 6 Serisi dolduruyor. Bir yanda station wagon, diğer yandan fastback ve uç noktada ise sedan gövde tipi… Bakalım kalp atışları hangisinde daha çok kendini gösterecek.
BMW, en küçüğünden en büyüğüne kadar tüm modellerinde safkan sürüş keyfi ile övünen ve safkan sürüş keyfi vaat eden bir marka. Kadrajda ise markanın üst segmentte yer alan üç temsilcisi var ancak gövde tipleri farklı. Bir yanda 5 Serisi Touring, diğer yanda 6 Serisi Gran Turismo ve diğer yanda ise 7 Serisi. Soru ise şu: Bu üçlü içerisinden hangisi tercih edersin? İlk bakışta en büyüğü, teknolojik açıdan en donanımlısı ve imaj olarak da en prestijlisi olması bakımından insanın 7 Serisi diyesi geliyor. Ancak daha aklıselim düşünüldüğünde her birinin nitelikleri ve bununla birlikte kullanıcıya sunabilecekleri farklı. Dolayısıyla ilk akla gelen cevap en doğru cevap olmayabilir.
İlginizi çekebilir
Evet, aslında bu adil bir karşılaştırma değil. Bu üçlü tamamen farklı dünyalara hitap ediyor. Özellikle 7 Serisi fiyat skalası olarak da farklı bir boyutta. Ama soru bu ya, bu üç araçtan hangisi? Soruya cevap ararken günlük kullanıma uygunluk, fonksiyonellik, sürüş keyfi gibi kriterlere göre değerlendirme yapıyoruz.
Sıralı altı silindir
5 Serisi Touring diğer özellikleri bir yana kaputun altında gizlenen motoruyla zaten hayranlığımızı kazanıyor. Çünkü BMW ekibi akıllıca davranıp bize bir adet 540i yollamışlar. Bu, ürün gamındaki tek altı silindirli benzinli motor. Ve bu ünite, BMW mühendislerinin bugüne kadar geliştirmiş olduğu en iyi motorlardan biri. Sürüş öncesi 340 HP gücündeki bu motorun 5 Serisi Touring’i 6 Serisi veya 7 Serisi’nden daha dinamik hissettireceğini düşünmüştük, ancak gerçek öyle olmadı. Motor 5 Serisi Touring ile muhteşem bir uyum içerisinde. Adeta bu kasa için üretilmiş. Hatta 5 Serisi’nde sunulan tüm diğer motor seçeneklerinden çok ama çok daha başarılı bir sürüş yaşatıyor.
Gaz hareketlerine anında cevap veren motor 5 Serisi’ni adeta şahlandırıyor, ki bu da 5 Serisi Touring’i tam bir sürücü, dahası pilot otomobili yapıyor. 5 Serisi Touring sadece motorun itme gücüyle değil, sürüş pozisyonuyla da daha sportif hissettiriyor. Sürücü otomobil ve yol ile adeta bütünleşiyor. 6 Serisi Gran Turismo daha yüksek oturma pozisyonuyla daha rahat ve yola daha hakim bir sürüş sunabilir, ama 5 Serisi Touring kadar sürücü ile yol arasında etkin bir bağ da kuramıyor. 7 Serisi’nin ise zaten böyle bir iddiası, yani yol ile araç arasında sıkı bir bağ kurma gibi bir iddiası yok. 7 Serisi araç sahibine ‘arka geç otur, keyfine bak’ diyor.
5 Serisi Touring yol üzerinde adeta süzülüyor. Diğerlerinde de kullanıma sunulan dört tekerlekten çekiş sistemi kıvrak ve atak sürüş özellikleri sunuyor, limitler zorlandığında da gücün zemine güvenle aktarılması noktasında önemli bir sorumluluk üstleniyor. 5 Serisi Touring son derece konforlu bir sürüş sunuyor. Yol bozuklukları başarıyla filtre ediliyor. Aslında sert karakterli bir süspansiyon mimarisine sahip ve bozuk zeminlerde de sert tepkiler veriyor. Ancak yol dalgalarını büyük bir özgüvenle ütülüyor ve kabin içine yansıtmıyor, ama en önemlisi salınım veya yana yatma eğilimini aklına bile getirmiyor.
5 Serisi Toruring özellikle günlük kullanıma uygunluk veya fonksiyonellik gibi kriterlerde göğsünü gere gere öne çıkıyor. Devasa bagaj kapağının ardında koltukların katlanmasıyla 1700 litreye kadar ulaşan devasa bir kargo alanı gizleniyor. Sadece bagaj büyüklüğü değil, arka koltuk yolcularına sunulan yaşam alanı da övgüyü hak ediyor. Dolayısıyla genel bir değerlendirme yaptığımızda gördük ki bir BMW kullanıcısının 5 Serisi Touring’den fazlasına o kadar da ihtiyacı yok. Yani mutlu olmak üzere 5 Serisi Touring yeter de artar bile.
Neden fazlası olmasın?
Tamam, 5 Serisi Touring mutlu olmak için yeterli, ama neden daha fazlası olmasın? Daha fazlası için gözler 6 Serisi Gran Turismo’ya çevriliyor. O da gerçek bir BMW, ama tarzı farklı. İlk olarak 5 Serisi GT olarak yollara çıktı, ancak markanın ürün gamını konumlandırma politikalarındaki yeniden yapılanmayla birlikte 6 Serisi GT olarak yoluna devam ediyor. Yeni nesil ile birlikte iki parça bagaj kapağı ve arka koltuklarla bagaj arasındaki duvar ortadan kalktı. Ama yükleme alanı önemli oranda hacim kazandı. 610 litre ile Gran Turismo, Touring’den daha geniş bir bagaj kullanıma sunuyor. Daha alçak kuyruk kısmına rağmen 100 litre daha geniş bir bagaja sahip. Ancak 100 litre daha büyük bir bagaj tek başına bir satın alma kararını beraberinde getirmeyecektir. Bu fiyat seviyesinde bir araç kullanıyorsan, aracın bagajında bir şeyler taşımaz, birilerine taşıttırırsın.
Ancak 6 Serisi Gran Turismo sadece daha geniş bir bagaj sunmakla kalmıyor. 15 cm kadar daha uzun olan 6 Serisi Gran Turismo, arka koltuk yolcularına 7 cm daha fazla oturma alanı sunuyor. Ayrıca daha yüksek oturma pozisyonuyla çevreye daha hakim ve daha ferah bir ambiyans vaat ediyor. Üçlünün kokpit mimarisi genel olarak aynı. Standart olarak navigasyon dahil kapsamlı bir bilgi ve eğlence sistemi yer alıyor. Doğal olarak iDrive da standart donanım olarak sunuluyor. Sesli komut sistemi, yolcu kumanda paneli (7 Serisi’nde standart), dokunmatik ekran ve çevirme tipi düğme üzerindeki sezgisel hassasiyete sahip yüzey ile geliştirilmiş olsa da iDrive gelişme noktasında fiziki limitlerinin sonuna gelmiş durumda.
Yol konforu söz konusu olduğunda 6 Serisi Gran Turismo 5 Serisi’ne kıyasla daha olgun bir tavır sergiliyor. İsteğe bağlı olarak sunulan havalı süspansiyonun da katkısıyla yol bozuklukları başarıyla filtre ediliyor. Comfort sürüş modunda beraberinde 5 Serisi’nde olmayan bir salınım da geliyor. Söz konusu salınım Normal veya Sport sürüş modunda ortadan kalkıyor. Amortisör, direksiyon, gaz tepkileri ve otomatik şanzıman tepkileri hassaslaşıyor. Daha yüksek ağırlık merkezi nedeniyle doğal olarak virajlarda o kadar kıvrak ve atak davranmıyor, davranamıyor. Dolayısıyla 5 Serisi Touring örneğindeki kadar keskin ve kıvrak bir viraj performansı beklememek lazım. Ayrıca motor az da olsa gövdeyi harekete geçirmek için çabaladığını fazla hissettiriyor.
Ancak performans ve kıvraklık kriterleri göz ardı edildiğinde konforlu ve geniş bir aile otomobili olarak 6 Serisi Gran Turismo rahatlıkla 5 Serisi Touring’in önüne geçiyor. Dahası; deri döşeme, daha kapsamlı navigasyon veya geri görüş kamerası gibi donanımlar da dahil olmak üzere 6 Serisi Gran Turismo daha zengin bir donanımla yollara çıkıyor. Dolayısıyla birkaç kuruş fazla verip 6 Serisi Gran Turismo tercih etmek daha mantıklı görünüyor.
Uzun gövdesiyle 7 Serisi
BMW ürün gamının tepe noktasında eşdeğer motor seçeneğine karşın fiyat seviyesi önemli oranda artıyor. 5 Serisi Touring ile kıyaslandığında tam olarak değilse de neredeyse iki kat artan fiyat etiketinin karşılığında doğal olarak ilave standart donanımlar devreye giriyor. Ancak daha da önemlisi boyutlar ciddi oranda artıyor. Toplamda 14,5 cm daha fazla otomobil ve 7,5 cm arka koltuk ortalama oturma alanı daha ferah ve cömert bir yaşama alanını beraberinde getiriyor. Yani araç sahibi arka koltukta yayılarak ödemiş olduğu bedelin karşılığını alıyor. Doğal olarak 7 Serisi’ne has prestij ve algı da beraberinde geliyor. Yine 7 Serisi için ödenen bedel dahilinde kapsamlı sürüş destek sistemleri, gelişmiş bilgi ve eğlence sistemi, havalı süspansiyon gibi donanımlar devreye giriyor.
Ödenen donanım farkı ile doğru orantılı olarak araç sahibi arka koltukta yayılabiliyor ve kendine sunulan imkanların keyfini sürüyor. BMW 7 Serisi’nin imkanları, sadece zengin donanımlar ve geniş yaşama alanıyla sınırlı kalmıyor. 7 Serisi yolda adeta süzülüyor. Yol üzerindeki irili ufaklı çukur ve tümsekler kavalı süspansiyonun da katkısıyla büyük bir özgüven ve başarıyla filtre ediliyor. Kabin içine ulaşan olası sarsıntı ve darbeler ile lüks ve konforlu koltuklar, bu durumu sönümlüyor. Arka koltuk yolcusu ciddi bir efor harcamadan, yani kendini yormadan istediği tüm fonksiyonlara erişim sağlayabiliyor. Kapı ve camların kapanmasıyla dış dünya ile olan bağ kesiliyor. Ne dışarıdaki gürültü, ne de yol rüzgarının kabin içerisine ulaşma şansı yok.
Ancak sorun şu ki; bu model, markanın sürüş keyfi iddiasıyla çelişiyor.Çünkü aracı için bir servet ödeyen araç sahibi o sürüş keyfinden yararlanmıyor ve arkada keyfine bakıyor. Sürücü yani şoför, kaliteli ve ergonomik kokpitin keyfini sürüyor. Dört tekerlekten çekişli 7 Serisi 3,21 metre aks mesafesine sahip heybetli gövdesine aldırmadan oldukça kıvrak sürüş özellikleri sergiliyor. Doğal olarak boyutlar, ağırlık ve gövdenin yüksekliği itibariyle bir 5 Serisi kadar da kıvrak değil. Konfor modunda aşırı yumuşak olan sürüş özellikleri Sport modunda ise direksiyon tepkileriyle arkadaki beyefendiyi rahatsız edebilecek kadar hassas ve atak sürüş özellikleri sergiliyor, ki bu da bu tarz bir makam otomobiliyle zaten örtüşmüyor.
Tamam, bir uzun yol otomobili veya bir makam otomobili olarak kesinlikle öncelikli tercih olacaktır, ancak günlük yaşamda bu üç otomobil içerisinde hangisi tercih edersin diye sorsalar hiç tereddüt etmeden 6 Serisi GT diyebiliriz.
Yazı: Sebastian Renz
Fotoğraf: Hans-Dieter Seufert
Son yorumlar